bir insan topluluğunu yıkıp geçebilen ve
doğasını bütünüyle gerçekleştirmesini
engelleyen tek bela ve tek sakatlık
yanlız kalmaktır.
claude lévi strauss
aklimiza esince...
bir insan topluluğunu yıkıp geçebilen ve
dünden sonra yarından önce
içim sıkılıyor sanki birşeyler kötü gidecekmiş gibi..bekliyorum hala..Sanki birileri herkese söylemiş benim ne kadar panik biri oldugumu da o yuzden sanki butun işlerim sıranın en sonunda oluyor..Aman olsun da artık muhim degil bası sonu..Ucaga az kaldı umarim kabus olmaz..
cok uzagindaydi aslinda ama gulumsemesini gorebiliyordu. "acaba?" diye gecirdi icinden ama bilemedi. her dukkanin vitrini guzel olmalidir cunku. biraz yurudukten sonra gozlerinde kendini aradi ve buldugunu dusundugu bir anda saati sordu. bir ses tonu, yuzunde olusan bir renk o anda ayni cizgide yurume istegi uyandirabilirdi ama bostu. bombostu.... vitrinler gibi degildi.
yavasca kalkip camdan disari bakti. gozune kacan gunese gulumsemeli miydi yoksa yuzunu mu burusturmaliydi bilmiyordu. saat yeterince gec olmustu ama bu ten hala bir baska tenin sicakligini hissetmiyordu. kizmanin ne kadar ise yarayacagin hesaplandi ama belli bir sonuca varilamayinca basini yavasca kollarinin ustune devirdi, taa ki saclarinda dolanan eli farkedene kadar.....
sabrımın sınırlarını zorluyorlar ve en sonunda kontrolu kaybedip bağırıp kırıyorum onları..Sonrada üzülüyorum sanki suçluymuşum gibi..Ama tahammül edemiyorum birinin bencilliğine diğerininse dikkafalılığına..Bi yandan da üzülüyorum hayata kucağımdaki kedi kadar bile tutunamadıklarına..